Erdoğan'ın New York'taki konuşması: Yatırım, ticaret ve stratejik işbirlikleri
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler'in 80. Genel Kurulu için bulunduğu New York'ta, Türk-Amerikan İş Konseyi (TAİK) tarafından düzenlenen "Sektörel Yuvarlak Masa Formatında Türk Yatırım Konferansı"na katıldı. Erdoğan, programın gelenekselleşmesine ev sahipliği yapan TAİK'e teşekkür ederek, Türkiye ile ABD arasındaki ekonomik ve ticari ilişkilerin derinleştirilmesinin önemini vurguladı.
Enerji ve savunma sanayinde öncelik: Engellerin kaldırılması çağrısı
Konuşmasında Amerika ile enerji ve savunma sanayi işbirliğini öncelikli alanlar olarak tanımlayan Erdoğan, savunma sanayi işbirliğinin müttefiklik ruhuna uygun şekilde engel ve kısıtlamalardan bir an evvel kurtarılması gerektiğini söyledi. Erdoğan, tedarik, ortak üretim ve yeni proje geliştirme alanlarında karşılıklı adımlar atılabileceğini belirterek, ikili mekanizmaların daha etkin kullanılmasının önemine dikkat çekti.
Makroekonomik değerlendirme: Politika güncellemeleri ve göstergeler
Erdoğan, küresel tedarik zinciri kırılmaları ve artan korumacı tedbirlerin ekonomik yapıyı dönüştürdüğünü belirterek, hem kamu hem de özel sektör için politika araçlarının güncellendiğini ifade etti. Uygulanan ekonomi programının ekonominin şoklara karşı direncini güçlendirdiğini ve kırılganlıkları azalttığını kaydetti.
Öne çıkan veriler arasında, 90 milyar dolar tutarındaki deprem harcamalarına rağmen bütçe disiplininin korunması, maliye politikasının enflasyonla mücadeleye destek vermesi ve Merkez Bankası rezervlerinin rekor düzeylere yükselmesi sayıldı. Erdoğan, risk primimizin son 5,5 yılın en düşük seviyelerine gerilediğini, kredi notunun peş peşe yükseldiğini ve işsizlik oranının 27 aydır tek hanede seyrettiğini vurguladı. Enflasyonla ilgili olarak ise yıl sonunda enflasyonun yüzde 30'un altına düşürülmesinin hedeflendiği ifade edildi.
Ticaret hacmi ve yatırım hedefleri
Erdoğan, ABD ile ticaret hacminin her yıl arttığını belirterek, geçen yılın ticaret verilerine göre hacmin 35 milyar doları aştığını aktardı. ABD'nin Türkiye için en fazla ihracat yapılan ikinci, en fazla ithalat yapılan beşinci ülke konumunda olduğunu hatırlattı. 2019'da Başkan Donald Trump ile belirledikleri 100 milyar dolarlık ticaret hedefinin hâlen müşterek amaç olduğunu ve bu hedefe özel sektör destekleri ve ticaret heyetleriyle ulaşılacağına inandığını dile getirdi.
Yatırım tarafında, Türkiye'ye gelen uluslararası doğrudan yatırımlardan ve karşılıklı yatırımlardan söz eden Erdoğan, 2025'in 7 ayında çekilen 8 milyar 350 milyon dolar tutarındaki uluslararası doğrudan yatırımın, son bir yılda ülkeye giren yaklaşık 14 milyar dolar tutarındaki yatırımla birlikte kayda değer bir dinamizm gösterdiğini belirtti. Ayrıca Türk firmalarının ABD'deki yatırımlarının 13,2 milyar dolar, Amerikan firmalarının Türkiye'deki yatırımlarının ise 15,7 milyar dolar seviyesinde olduğunu aktardı.
Orta Vadeli Program hedeflerine de değinen Erdoğan, 2028 hedefleri arasında ekonominin 1,9 trilyon dolar büyüklüğe ulaşması, kişi başı milli gelirin 21 bin dolar seviyesine çıkması, ihracatın 300 milyar dolar ve turizm gelirlerinin 70 milyar doların üzerine taşınmasının yer aldığını hatırlattı.
Türkiye'nin yatırım ortamı ve stratejik öncelikler
Erdoğan, 2002'den bu yana yatırım ortamında gerçekleştirilen dönüşüme vurgu yaparak, Türkiye'yi yatırımcılar için cazip kılacak şeffaf, rekabetçi ve güvenli piyasa adımlarının devam edeceğini belirtti. Sanayide dönüşüm ile yeşil ve dijital dönüşüm alanlarındaki kararlı adımların, Türkiye'yi yüksek katma değer üreten ve iklim-dostu yatırımlar için stratejik merkez haline getirme hedefiyle uyumlu olduğu ifade edildi.
Sonuç ve mesaj
Konferans sırasında Erdoğan, katılımcılara teşekkür ederek, Türkiye'deki ilgili kurum ve Amerika'daki temsilciliklerin kapılarının yatırımcılar ve iş dünyası için açık olduğunu vurguladı. Cumhurbaşkanı, Türk-Amerikan ilişkilerinin müşterek menfaatler doğrultusunda ilerletilmesinde iş insanlarının katkılarının kıymetli olduğunu belirtti ve toplantının hayırlara vesile olmasını diledi.