Cevdet Yılmaz: 2025'te Türkiye'nin ekonomik büyüklüğü 1,5 trilyon doları aşacak, yüksek gelir eşiğine yaklaşacağız

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz'dan 2025 ekonomik hedefleri ve politikalar Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Milli İrade Platformu'nun MÜSİAD'da düzenlediği "Milli İrade Buluşmaları" programında Türkiye'nin kısa ve orta vadeli ekonomik hedeflerini, reform önceliklerini ve bölgesel perspektifini paylaştı. Programın ana mesajı: Siyasi istikrar ve dönemin doğru okunması Yılmaz, uzun vadeli programların ve dönüşümlerin ancak siyasi istikrar ile hayata geçirilebileceğini vurguladı. "Farklı bir dönemdeyiz. Bu dönemi çok iyi analiz etmemiz gerekiyor" diyerek, güvenlikten enerjiye, ekonomiden lojistiğe kadar küresel eğilimlerin doğru okunmasının kritik olduğunu belirtti. Geçiş dönemlerinin fırsat sunduğunu; doğru hamle yapan ülkelerin hızla avantaj elde edebileceğini kaydetti. Mevcut durum ve 2025 beklentileri Yılmaz, Türkiye'nin son 22 yılda gelir düzeyinde yükseldiğini hatırlatarak, 2002'de kişi başı ~3.600 dolar ve 238 milyar dolar civarındaki ekonomik büyüklükten hareketle üst orta gelir grubuna yükseldiğini anlattı. Bu yıl için beklentilerini şu şekilde özetledi: • Ekonomik büyüklük: Yıl sonunda 1,5 trilyon doların üzerinde. • Kişi başına milli gelir: 17 bin doların üzerinde. • İstihdam: 32 milyonun üzerinde istihdam rakamı. • İhracat: 274 milyar dolar. • Turizm gelirleri: 64 milyar doların üzerinde. Yılmaz, Türkiye'nin üst orta gelir grubunun en üstünde kritik bir eşiğe geldiğini ve 2025 rakamları kesinleştiğinde ülkenin tarihinde ilk kez yüksek gelirli ülke ligine adım atmış olacağının beklendiğini söyledi. Enflasyon, istihdam ve makro program Enflasyonun düşürülmesinin birinci öncelik olduğunu belirten Yılmaz, bunu yaparken diğer dengelerin gözetildiği bütüncül bir program uyguladıklarını aktardı. Programın para politikaları, maliye politikaları ve reformlardan oluştuğunu söyledi. İşsizlik oranının uzun süredir tek haneli olduğunu, önümüzdeki 3 yılda 2,5 milyon ilave istihdam hedeflendiğini ve enflasyonun bu seneyi "yüzde 30'un biraz altı, biraz üstü" bir düzeyde kapatmasının beklendiğini ifade etti. Gıda, konut, enerji ve lojistik öncelikleri Gıda arzını artırma amacıyla sulama yatırımlarına öncelik verildiğini ve gıda projelerinin farklı finansal enstrümanlarla destekleneceğini belirtti. Sosyal konut programında enerji verimliliği ve afetlere dayanıklılığı gözeten, demografiye uygun ölçeklerde kitlesel üretime yönelik hazırlıkların sürdüğünü söyledi. Enerji politikasında yerli kaynakların geliştirilmesi hedefleniyor; doğal gaz ve petrol aramalarından nükleer enerjiye, güneş ve rüzgâra ve enerji verimliliğine dek çok boyutlu bir yaklaşım benimsendiği vurgulandı. Ulaştırma ve lojistikte ise üretim alanlarının limanlarla ve organize sanayi bölgelerinin demiryolu bağlantılarının güçlendirilmesi amaçlanıyor. İnsan kaynakları ve teknolojik dönüşüm Mesleki eğitim, beceri kazandırma, yeni teknolojilere ve yapay zekâya uyum sağlama başlıklarının insan kaynakları stratejisinin merkezinde olduğunu belirten Yılmaz, gençlerin yeni çalışma ortamlarına adaptasyonunun önemi üzerinde durdu. 2028 Orta Vadeli Program hedefleri Orta Vadeli Program çerçevesindeki 2028 hedeflerini şu şekilde aktardı: toplam ekonomik büyüklük ~1,9 trilyon dolar, kişi başına gelir ~21 bin dolar, ihracat 300 milyar dolar, hizmet ihracatı 150 milyar dolar, turizm gelirlerinin 75 milyar dolar seviyesine çıkması ve 3 yılda 2,5 milyon istihdamla işsizlik oranının ilk defa %8'in altında olması hedefleniyor. Bölgesel barış ve kalkınma perspektifi Yılmaz, Gazze ve Filistin meselesinin küresel adalet ve barış açısından önemine işaret ederek, bu konularda ilerleme olmadan daha adil bir küresel düzen kurulmasının mümkün olmadığını vurguladı. Güney Kafkasya'da Ermenistan-Azerbaycan barışı, Zengezur Koridoru ve Türk devletleri ile güçlenen ilişkilerin Doğu Anadolu ve bölge kalkınmasına katkı sağlayacağını ifade etti. Irak'ın Kalkınma Yolu projesi ve yeniden şekillenen Suriye'nin bölgesel gelişme perspektifine güç katacağına dikkat çekti. Kapanış: Bölgesel iş birliği ve refah hedefi Yılmaz, tek başına bir ülkenin sınırlı bir kalkınma yoluna sahip olduğunu, bölgesel istikrar ve refahın önemini vurgulayarak, birkaç lokomotif ülkenin bölgeyi birlikte sürüklemesi halinde daha geniş bir refah ortamının oluşabileceğini belirtti. İnsan, mal ve sermayenin serbest dolaştığı, teknolojik ve kültürel etkileşimin yoğun olduğu bir bölge vizyonunu paylaştı. Not: Metinde yer alan tüm özel isimler, tarihler ve sayısal veriler konuşmacının açıklamalarından korunmuştur. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, İstanbul'da Milli İrade Platformu tarafından "Türkiye Yüzyılında Ekonomi ve Kalkınma Vizyonu" başlığıyla düzenlenen "Milli İrade Buluşmaları" programına katıldı. Programda, İstanbul Valisi Davut Gül, İlim Yayma Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Bilal Erdoğan, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Başkanı Burhan Özdemir de yer aldı.

Cevdet Yılmaz: 2025'te Türkiye'nin ekonomik büyüklüğü 1,5 trilyon doları aşacak, yüksek gelir eşiğine yaklaşacağız

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, MÜSİAD'daki 'Milli İrade Buluşmaları'nda 2025 hedeflerini, enflasyon önceliğini ve bölgesel kalkınma vizyonunu açıkladı.