Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu, Gezi Parkı davasında tutuklu bulunan Can Atalay’ın bireysel başvurusunda, “seçilme ve siyasi faaliyette bulunma” hakkı ile “kişi hürriyeti ve güvenliği” haklarının ihlal edildiği sonucuna varmıştı. Yüksek Mahkeme, Atalay’a 50 bin lira manevi tazminat ödenmesine de hükmetmişti.
YARGININ BAĞIMSIZLIĞINA VURGU
Bu kararın ardından dosyayı inceleyen İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, Anayasa Mahkemesi’nin kararına uymadığını belirterek dosyayı Yargıtay’a göndermişti.
Bu gelişmeler üzerine Adalet Bakanı Yılmaz Tunç bir basın toplantısı düzenledi. Tunç, yargının bağımsızlığına vurgu yaparak şunları söyledi:
“Yargı bağımsızdır. Bizim yorum yapmamız mümkün değildir. Türkiye Cumhuriyeti devleti hukuk devletidir. Yorum farkıyla anayasanın bazı maddelerinin yok sayılması anayasaya aykırıdır. Anayasamızda yüksek mahkemeler vardır. Karara saygı duyacağız. Yargıtay’ın vereceği karara bakacağız. Hep beraber süreci inceleyeceğiz.”
HUKUK DEVLETİNİ KORUMAK HERKESİN GÖREVİDİR
Tunç, Anayasa Mahkemesi’nin ihlal kararına bağlı olarak yeniden yargılama kararı verildiğinde, mahkemenin yeniden yargılama sebebinin varlığını kabul hususunda herhangi bir takdir yetkisi bulunmadığını da hatırlattı.
Tunç, “Dolayısıyla böyle bir karar kendisine ulaşan mahkemenin yasal yükümlülüğü, Anayasa Mahkemesinin ihlal kararı nedeniyle yeniden yargılama kararı vererek devam eden ihlalin sonuçlarını gidermek üzere gereken işlemleri yerine getirmektir.” dedi.
Tunç, "Anayasamızda yüksek mahkemeler vardır. Karara saygı duyacağız. Yargıtay'ın vereceği karara bakacağız. Hep beraber süreci inceleyeceğiz. Hep beraber hukuk devletini koruyalım. 83. madde yeni icat edilmedi. Hukuk devletini korumak herkesin görevidir." diye konuştu.
