ABD Dışişleri Bakanlığı, resmi web sitesinde yer alan "ABD-Çin İlişkileri" başlıklı sayfada önemli değişiklikler gerçekleştirdi. Bu düzenlemeler, Trump yönetiminin önceliklerini yansıtırken, iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilerdeki dış ticaret açığına odaklanılmasını sağladı.
Yapılan güncellemelerle birlikte, web sitesinde ABD-Çin ekonomik ilişkilerinin ele alındığı bölüm genişletilerek, Çin'in "en kısıtlayıcı yatırım koşullarının bulunduğu ülkelerden biri" olduğu belirtildi. Ayrıca, Amerikan iş dünyasının Çin'de karşılaştığı zorluklara değinildi. Devam eden yazıda, "Çin, zorla çalıştırma ve devlet sübvansiyonu gibi gayriadil ticaret pratiklerine başvurarak Amerikan şirketlerini dezavantajlı konumda bırakıyor, onları Çin'in insan hakları ihlallerine ortak kılıyor," denildi.
Daha önce web sitesinde yer alan "Çin Halk Cumhuriyeti" ifadesi "Çin" olarak değiştirildi. Ayrıca, "(Çin'e karşı) Çıkarlarımızı ve değerlerimizi korumak için müttefiklerimiz ve ortaklarımızla yakın işbirliği içinde olacağız" ifadesi çıkarılarak, "Eşitlik ve mütekabiliyet ilkelerini izleyeceğiz" ibaresi eklendi.
ABD Dışişleri Bakanlığı, ayrıca Çin'in ABD'nin devlet kurumlarına yönelik siber faaliyetlerine karşı mücadelenin önemine ve askeri amaçlar için ileri teknolojilerin elde edilmesini engelleme gerekliliğine dair ifadeleri de güncelledi. Web sitesinde, ABD'nin kendi sanayi temelini güçlendirmesi ve yapay zeka gibi alanlarda liderliğini sürdürmesi gerektiği vurgulandı.
Çin'in uluslararası örgütlerdeki rolüne dair bölüm, Çin Komünist Partisi'nin, Birleşmiş Milletler gibi kuruluşlarda kendi üyelerini liderlik pozisyonlarına getirmeye çalıştığını ve bu şekilde örgütleri manipüle etmeye çalıştığı iddiasıyla genişletildi.
Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Guo Jiakun, bu değişikliklerin, "olguları çarpıttığını, Çin dış politikasını karaladığını ve stratejik rekabeti kurgusunu pompaladığını" belirterek, Washington'u kınadı.
Trump yönetiminin politikalarının etkisiyle gerçekleştirilen değişikliklerin, Trump'ın ekonomik rekabet stratejisini de yansıttığı görülüyor. Trump, yerel imalatı canlandırmayı ve ABD'ye yatırım çekmeyi hedefleyen bir strateji izlemektedir. Bu strateji çerçevesinde, gümrük tarifelerinin artırılması gerektiğine inanıyor.
Trump, "Önce Amerika" sloganıyla müttefiklerine daha fazla katkı sağlamaları çağrısında bulunurken, Biden yönetiminin aksine, ilişkileri ikili düzeyde ve karşılıklı olarak şekillendirmeyi tercih ediyor.
