Ünlü ekonomist Mahfi Eğilmez dolar kuruna ilişkin çok çarpıcı iddialar da bulundu. Piyasalarla ve ekonomi ile ilgili son gelişmeleri açıkladı. Detaylar haberimizde…
MAHFİ EĞİLMEZ DOLAR'I 25 TL'YE DÜŞÜRECEK FORMÜLÜ AÇIKLADI
Ekonomist Mahfi Eğilmez, Merkez Bankası'nın faiz artırması durumunda doların 25 TL'ye kadar düşebileceğini söyledi. Eğilmez, doların bu yıl 30 lira civarında kalmasını beklediğini söyledi. Eski Hazine müsteşarı ve ekonomist Mahfi Eğilmez Garanti BBVA, “İhracatta Sürdürülebilir Gelecek” toplantısı kapsamında Adana'da düzenlenen toplantıda ekonomi konulu sunum yaptı. ekonomiye ilişkin önemli tespitlerde bulundu. Mahfi Eğilmez, ihracatçıların döviz kurunda artış beklediklerini ancak döviz kurunda beklenen artış ihtimalinin oldukça düşük olduğunu belirterek, şöyle konuştu: “Enflasyon şu anki yüzde 70'lerden yüzde 45'lere düşerse döviz kuru düşmez.
Merkez Bankası faizleri biraz daha artırırsa dolar kuru yüzde 25'e kadar düşebilir, buna hazır olmamız lazım. Her halükarda hükümet döviz kurunun artmasını istemiyor. Döviz kurları yükseldiğinde GSYH düşer. Bu da Türkiye'yi uluslararası sıralamada 17. sıradan 21. sıraya taşıyor. Mevcut döviz kuru doğru mu? Bu gerçekleşmeyebilir. Ancak endekslere bakıldığında oranların çok fazla arttığı görülmüyor. Son aylarda ve haftalarda düşmeye başladı” dedi.
YENİ VERGİ ZAMLARI KAPIDA
Dünya gazetesinden Birol Bozkurt'un haberine göre, Türkiye ekonomisindeki son gelişmeleri ve ekonomide alınması gereken önlemleri anlatan Dr. Mahfi Eğilmez, "Temel olarak bir ülkede piyasa ekonomisi varsa fiyatlara, faizlere, döviz kurlarına müdahale etmezsiniz" dedi. Ama her şeye müdahale ediyoruz, döviz kurlarını kendimiz belirliyoruz, fiyatları bastırmaya çalışıyoruz, faizleri bastırıyoruz. Ne yazık ki, karıştırıldığında sonuçlar kafa karıştırıcı ve saçmadır. Buradan çıkmaya çalışıyoruz. Türkiye elbette sürprizler ülkesi ama bu açıdan bakıldığında döviz kuru artık ne artacak ne de düşecek gibi görünüyor.
“Burada 30'da kalacak gibi görünüyor, tabii ki ihracatçılar da buna kızıyor, haklılar” dedi. Merkez Bankası'nın yüzde 5'lik enflasyon hedefini eleştiren ekonomist Mahfi Eğilmez, "Merkez Bankası'nın 20 yılda enflasyon hedefi yüzde 5'tir, yakınında bile değiliz, henüz tutturamadık, sürdürmeye kararlıyız" dedi. Merkez Bankası Başkanı yeni değişti ve iyi niyetle geldi, umarım başarılı olur. Merkez Bankası Başkanı gerekirse para politikasını sıkılaştıracağımızı söyledi. Bundan daha fazlasına nasıl ihtiyaç duyabileceğini anlamak zor. Para politikasında çok kötüydük ama maliye politikasında çok iyi iş çıkardık.
Bu yıl yüzde 6'lara varan bütçe açığıyla ciddi bir çöküş görüyoruz. Nakit açığı yılın ilk dört ayında 807 milyar lira, 2022 yılının tamamında 170 milyar lira, 2023'te ise 670 milyar lira oldu. Bunları finanse etmek kolay değil. “Geçici vergi artışlarıyla başladık ama bu şekilde bitmeyecek” dedi. Önümüzdeki dönemde çok ciddi vergi artışlarının olabileceğini tahmin ediyoruz.” dedi.
“ENFLASYONDA BAZ ETKİSİ İLE DÜŞÜŞ OLACAK”
Baz etkisi nedeniyle enflasyonun düşeceğini kaydeden Eğilmez, şöyle konuştu: “Önümüzdeki temmuz, ağustos ve eylül aylarında geçen yılın enflasyonu 22 puan artacak, onun yerine 10 puan olacak ve aniden düşecek. Enflasyon 12'den 13'e çıktı. Biz buna temel etki diyoruz. Yabancılar da bunu görüyor ve gördükleri için CDS düşüyor, reyting yükseliyor. Faizler ve kârlar yüksek olursa yabancılar gelir.
Para biriktirebileceğine inandığı sürece, şu anda durum böyle. Şimşek ekibi antrenmanlara devam ettiği sürece bu çalışma da devam edecek. Yapısal reformların hayata geçirilmesi, uzun vadeli yatırımların çekilmesi ve yatırımcılarımızın sıcak para değil yatırım yapmasını sağlamak önemli. Bu konuyla ilgili almamız gereken uzun bir yol var. "Hukuk reformu, eğitimin kalitesinin artırılması gibi yapısal reformların atılmasının ilk adımını görüyorum."
“FAİZİ %124’LERE ÇIKARIRSAK HEP BERABER BATARIZ”
Merkez Bankası'nın faiz politikasına değinen Eğilmez, şunları söyledi: “Bu yılın sonunda yüzde 4 büyüme bekleniyor, kötü değil ama iyi bir büyüme, işsizlik oranı kötü değil ama yüzde 8,6. Enflasyon yüzde 70'lere varan çok ilginç seviyelere ulaştı.
Elbette sokaktaki insanlar yüzde 70'lik bir enflasyon oranına inanmıyor. ENAG'a göre bu oran %124 olup, Türkiye'deki enflasyon ve gerçeklikle en tutarlı oranlardan biridir. Buna rağmen Merkez Bankası'nın faiz oranı yüzde 50 civarında kalıyor. Ben bunu da desteklemiyorum, yani Merkez Bankası faizlerini yüzde 124'e, yani reel enflasyona çıkarırsanız, sağlam varlıklar dahil hepimiz iflas ederiz.
Faiz çok ilginç bir araçtır;Albert Einstein şöyle demiştir: Dünyanın en büyük gücü bileşik faizdir. Faiz oranları tek başına bir ekonomiyi iflas ettirmek için yeterlidir. Hata yaparsak ülke batar, bunu yaşadık. Zaten 2021 yılını yaşıyoruz. Faiz oranını doğru belirleseniz bile tek başına bir ülkeyi kurtarmaya yetmez. Yapısal reformların yanı sıra hukukun üstünlüğünü ve demokrasiyi güçlendirmeliyiz. "Birçok adım atmanız gerekiyor, aksi takdirde çıkış yolu yok" dedi.
NEDEN BATMIYORUZ?
Bütün bunlara rağmen neden batmıyoruz sorusunu yanıtlayan Dr. Mahfi Eğilmez, şunları söyledi: “Türkiye'de inanılmaz bir zenginlik var. Dünya Altın Konseyi'nin tespitine göre Türkiye'de 3.800 ton altın depolanıyor. Anadolu'da kadınların kollarında boyunlarında mobil banka gibi geziyorlar “Verin, ekonomiye kazandıralım” diyoruz ama vermiyorlar. Burada umudumuzu yitirdik. İflas etmememizin önemli nedenlerinden biri de bu. Ayrıca yabancı bankaların kasalarında yastık altında 100 ila 150 milyar dolar civarında döviz var. Örneğin işadamları Cayman Adaları'nda yurt dışından para saklıyorlar. Şirketler dövizlerini yurtdışından alıp, getirdikleri bankadan borç almış gibi sunuyorlar. Neden sermaye olarak geri getirmiyor? Onu sermaye olarak geri veremez. Çöküşü engelleyen en önemli faktörlerden biri de bu yastığın altındaki altın ve döviz rezervleridir” dedi.
“TÜRKİYE’DE ORTA SINIFI KAYBETTİK”
Türkiye ekonomisini benzer ülke ekonomileriyle karşılaştıran Mahfi Eğilmez, Rusya, Hindistan, Endonezya ve Arjantin'in ekonomik göstergelerini karşılaştırdı. Bu grupta en orijinal ülkenin Türkiye olduğunu belirten Eğilmez, şöyle konuştu: “Türkiye sadece bu grubun değil dünyanın da en özgün ülkesi. Dünyada üç tip ülke vardır. Gelişmiş ülkeler, gelişmekte olan ülkeler, Arjantin ve Türkiye. Ülkede gelir dağılımı ciddi biçimde bozuldu. Toplumsal dayanışmamızı bozan en önemli sorunlardan biri de gelir dağılımındaki bozulmadır.
Elimizdeki son veriler 2022 yılına ait. Sonuç ise 906 milyar dolarlık GSYİH. Bunun 451 milyar doları 17 milyon kişi arasında paylaştırılıyor ve bu da nüfusun en zengin %20'sini oluşturuyor. Yani 17 milyon kişi her yıl üretilen milli gelirin yarısını alıyor. En yoksul %20 yalnızca 50 milyar dolar aldı. "Bu nedenle gelir dağılımında inanılmaz bir düzensizlik var, orta sınıfı kaybettik, maalesef en ciddi sorunlardan biri bu" dedi.
