Bist 100
10.343,31 2%
DOLAR
32,69 0,13%
EURO
35,16 0,04%
ALTIN
2.436,27 0,03%

Hiç düşündünüz mü neden 41 kere maşallah diyoruz! Nedenini ilk kez duyacaksınız

Neden 41 kere Maşallah ya da 40 bin kere Maşallah deriz? İşte cevabı...

Yayın Tarihi: 29.12.2023 09:03
Güncelleme Tarihi: 29.12.2023 09:03

Hiç düşündünüz mü neden 41 kere maşallah diyoruz! Nedenini ilk kez duyacaksınız

 

"41 kere Maşallah" ifadesinin kökeni, İslam toplumunda önemli bir sayı olan kırkla ilgili çeşitli inançlara dayanmaktadır. İslam kültüründe bu sayı, birçok deyim ve inançta sıkça kullanılır. Kırk, özel ve uğurlu bir sayı olarak kabul edilir ve çeşitli tabiat varlıklarını temsil ettiğine inanılır. İçinde kırk geçen birçok deyim ve ifade bulunmaktadır. İşte detaylar...

41 kere Maşallah

NEDEN 41 KERE MAŞALLAH DERİZ?

Örneğin, "Kırkpınar," geleneksel Türk yağlı güreşlerini temsil ederken, "Kırk haramiler" efsanevi bir öyküyü ifade eder. "Kırk-ikindi yağmurları," mevsimsel değişiklikleri simgelerken, "Kırk dereden su getirmek" zorlu bir görevi ifade eder. "Kırk bir kere maşallah," bir şeyin göze batmaması ve kötü gözlerden korunması amacıyla söylenir. Bu ifade, kırkın kutsallığına vurgu yapar.

Kırk sayısı, eski Mısırlılardan bu yana gök varlıklarının dönüm sürelerini temsil etmiştir. Tevrat'ta da insanın yaş dönemlerini belirlemek için kullanılmıştır. "Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı var" sözüyle de kırk sayısı, uzun süreli anlam ve değer ifade eder.

Ayrıca, "kırkından sonra azmak" veya "kırkından sonra saz çalmak" gibi deyimlerle de bu sayının yaşla, deneyimle ilişkilendirildiği gözlemlenir. Bu ifadeler, kırk yaşın önemli bir döneme işaret ettiği ve bu yaşın bir tür olgunluk ve deneyim simgesi olduğu düşüncesini yansıtır.

Bu bağlamda, "41 kere Maşallah" ifadesi, kırk sayısının kutsal ve uğurlu bir sayı olarak görülmesi, kötü enerjilerden korunma amacıyla kullanılması gibi inançlara dayanır. İslam kültüründe kırk, hem dini hem de geleneksel açıdan büyük bir öneme sahiptir.

Eski doğu kültürlerinde, Hindistan'da ve Türklerde kutsal kabul edilen kırk sayısı, daha sonra İslam inançları içinde de önemli bir yer edindi. Kuran ve ona dayanan hadislerde kırk sayısı çeşitli bağlamlarda geçer, bu sayede toplumun birçok yönüyle ilişkilendirilir.

41 kere maşallah

Bu sayının kutsallığından biri, insanın 40 yaşında olgunlaşmasıyla ilgilidir. Hz. Muhammed'e (sav) 40 yaşında peygamberlik verilmesi ve İslam dininin doğuşu sırasında ona ilk bağlananların kırk kişi olması bu bağlamda önemlidir. Aynı zamanda, insanın malının kırkta birini zekât olarak vermesi ve kadınlarda hamileliğin 40 hafta sürmesi de bu sayının özel bir anlam taşımasına neden olmuştur.

Toplumda, doğum yapmış kadınların çocukları ve ölüler için doğumdan ve ölümden sonra geçen 40 gün, daha sonra şerbet ve lokma dağıtılmasıyla "kırkı çıkmak" deyimi, 40 sayısının kutsallığına dair inançları yansıtır.

Efsanevi inançlar arasında, Nuh tufanının 40 gün süren yağmurlar sonucu meydana geldiği, Allah'ın Hz. Âdem'in çamurunu 40 gün yoğurduğu ve Mehdi'nin kırk yaşında ortaya çıkacağına ve 40 yıl yeryüzünde kalacağına dair inançlar bulunur.

Ayrıca, Arapça'da çokluğu ifade eden "41" kelimesinin, cümlenin Arap kültüründen kaynaklandığına dair düşünceler vardır. "Kürşad ve 40 çerisi" efsanevi hikayesi de kırk sayısının kültürlerarası önemini vurgular.

"41 kere maşallah" ifadesinin günümüze "40 kere maşallah" veya "40 bin kere maşallah" ifadelerinden evrildiğini savunanlar da bu kutsal sayının etkisi altında olduğunu düşünmektedir. Kırk sayısı, İslam kültüründe ve diğer eski inanç sistemlerinde derin bir anlam taşıyan ve birçok yönüyle zenginleştirilen bir sembol olmuştur.