Özgürlük Filosu aktivistleri İstanbul'da: Gözaltı, Gazze ve ateşkes değerlendirmeleri
Geliş ve karşılama
İsrail tarafından uluslararası sularda saldırıya uğrayıp alıkonulan Özgürlük Filosu Koalisyonu'ndaki 18'i Türk olmak üzere 94 aktivist, Türk Hava Yolları (THY) uçağıyla geldikleri İstanbul Havalimanı'nda karşılandı ve basın mensuplarına açıklama yaptı.
Aktivistlerin gözlemleri ve açıklamaları
Fethullah Kirenci, Gazze'de ateşkes anlaşması yapıldığını İstanbul'a geldiklerinde öğrendiklerini belirterek, "Gazze'ye yaklaşık 130 mil mesafedeyken kaçırıldık... Gözaltına alındığımız hapishane, Gazze'ye yaklaşık 30 kilometre mesafedeydi. Hapishane süresince bombardıman ve çatışmaları duyduk. Şunu hiçbir zaman unutmayalım Gazze, Filistin ve Mescid-i Aksa için yapılan her şey, her adım Allah tarafından yüceltiliyor. Sakın ama sakın Mescid-i Aksa'dan, Filistin ve Gazze'nin özgürleştirilmesi davasından vazgeçmeyelim. Bugüne kadarki çalışmalar bize bunu gösterdi, bundan sonraki çalışmalar daha da artarak devam edecek." dedi.
Kasım Aktağ ise, "Biz içerdeyken bir barışın olduğundan veya bir barışın konuşulduğundan habersizdik ama uçağımız indiği zaman gördük ki biz dünyanın vicdanının sesi olmayı başarmışız, buna devam edeceğiz, bundan vazgeçmeyeceğiz." ifadelerini kullandı. Aktağ, yaşadıkları işkencelerin değil, Gazze'deki insanların açlık ve ölümlerinin önem taşıdığını vurguladı ve sivil yapılanmalar olarak "Gazze yeniden inşa edilene, Filistin yeniden özgür olana kadar" seferlere devam edeceklerini söyledi.
Hamza Baltacı, İsrail gemilerinin etraflarını 3 helikopter, 1 askeri fırkateyn ve botlarla sardığını, gemiye gelen askerlerin aktivistleri Aşdod Limanı'na çektiğini ve Gazze güneyindeki bir hapishanede 3 gün kaldıklarını anlattı. Baltacı, hapishanede yaşadıklarının Gazze halkının yıllardır maruz kaldığı koşulları yansıttığını belirtti ve Türkiye'nin gözlemci katılmasından duyduğu memnuniyeti aktardı.
Şamil Özkan gözaltı sürecini, ellerinin bağlanmasını, klimayı düşük tutmalarını ve psikolojik baskıyı anlattı: "Hepimizi yerlerde süründürdüler ama garip bir şekilde onların silahı varken, bizlerden çok korktular. Bizlerin elleri hep havadaydı. Limana ulaştıktan sonra daha kötü bir durum vardı... Bazen Kur'an okumaya çalıştım, onlar da mikrofon açıp Tevrat okumaya çalışıyorlardı." Özkan, Türkiye'ye dönüşün aktivistler arasında teşekkür ve rahatlama yarattığını ifade etti.
İHH'nin değerlendirmesi
İnsani Yardım Vakfı (İHH) Genel Başkanı Bülent Yıldırım, havalimanındaki karşılamada Mavi Marmara'yı anımsadığını belirterek, "Mavi Marmara'da büyük bir bedel ödeyip Gazze'deki ablukayı delme fikriyatını tüm dünyanın hücrelerine kadar anlatmayı başardık. Orada şehitler de verdik. Fakat oradaki kayıplarımız aslında Filistin için büyük bir kazanç oldu. Şimdi bu kardeşlerimizle beraber tekrar ablukayı delmek için organizasyonlar yaptık." dedi.
Yıldırım, Filistin halkına ve Gazze'deki kayıplara atfen insan onurunun önemine vurgu yaparak, Kudüs ve Filistin'in "bir insanlık meselesi" olduğunu söyledi ve dünya liderlerine çağrıda bulundu: "Eğer halklar nezdinde kahraman olmak istiyorsanız işte size Gazze, işte size Akdeniz, işte size karayoluyla Filistin'e gitmek." Ayrıca karayolu ve deniz yoluyla Filistin'e ulaşma organizasyonlarının yakın zamanda süreceğini ifade etti.
İsrail tarafından uluslararası sularda saldırıya uğrayıp alıkonulan Özgürlük Filosu Koalisyonu'ndaki 18'i Türk 94 aktivist, Türk Hava Yolları (THY) uçağıyla geldikleri İstanbul Havalimanı'ndaki karşılamanın ardından basın mensuplarına açıklama yaptı. Özgürlük Filosu aktivistlerinden Şamil Özkan, açıklamalarda bulundu.
