Fransa'nın kredi notu bir haftada ikinci kez düşürüldü
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları, Fransa'nın kredi notunu siyasi istikrarsızlık ve kamu maliyesindeki bozulma gerekçesiyle bir hafta içinde ikinci defa aşağı yönlü revize etti. Kararlar, piyasa beklentileri ve borçlanma maliyetleri üzerinde etkili olma potansiyeli taşıyor.
Kurum kararları ve tarihler
Fitch Ratings, 12 Eylül 2025 tarihinde Fransa'nın kredi notunu AA−'dan A+'ya indirdi ve görünümü sabit olarak korudu. Bunu takiben Morningstar DBRS ise 19 Eylül tarihinde uzun vadeli notunu AA (high) seviyesinden AA'ya düşürdü; aynı kurum görünümü 'negatif'ten 'durağan'a çevirdi.
Kararların gerekçeleri
Her iki kurum da karar gerekçesi olarak öncelikle devam eden siyasi istikrarsızlığı ve kamu maliyesindeki bozulmayı gösterdi. Morningstar DBRS açıklamasında, hükümetin mali yapıyı yapısal olarak güçlendirmesi ve borç oranını sürdürülebilir biçimde düşürmesi halinde notların geri alınabileceği ifade edildi.
Öne çıkan unsurlar arasında parlamento çoğunluğu bulunmayan hükümetin bütçe kısıntısı planları için güvenoyu alamaması gibi gelişmelerin siyasi riskleri artırması ve artan kamu açığı ile borç oranının kötüleşmesi yer aldı.
Mali göstergeler ve olası etkiler
Analizde, Fransa'nın bütçe açığının GSYH'ye oranının yaklaşık %5.4 seviyesinde olması beklendiği ve kamu borcunun GSYH'ye oranının Avro Bölgesi içinde yüksek seviyelerden biri olmaya devam ettiği vurgulandı. Kredi notundaki düşüşün, devlet tahvilleri için talep edilen risk primini yükselterek ülkenin borçlanma maliyetlerini artırabileceği kaydedildi.
Hükümetin 2026 bütçesi onaylanmadan önce daha ılımlı mali tedbirler almak zorunda kalacağı, ancak parlamentodaki parçalı yapı, sosyal kesimlerin tepkisi ve muhalefetin baskılarının bütçe sürecini daha da zorlaştırabileceği belirtildi.
Geleceğe dönük riskler ve koşullar
Kredi derecelendirme kuruluşları notları daha da düşürme kararı alabilirler; ancak Morningstar DBRS'nin şart koştuğu gibi mali disiplin ve borç dinamiklerinde kalıcı iyileşme sağlanırsa derecelendirmelerde geri dönüş mümkündür. Raporda, kamu borcunun GSYH oranının yükselmeye devam etmesi ve bütçe açığının kontrol altına alınamaması durumunda diğer kuruluşların da benzer adımlar atma ihtimali vurgulandı.
Ekonomik baskılar arasında sosyal harcamaların, emekli maaşları ve işsizlik ödemelerinin Avrupa ortalamasının üzerinde olması ve Kovid-19 salgını ile Ukrayna-Rusya Savaşı'nın yarattığı yavaşlama ve mali baskıların kamu borcunun artmasında etkili olduğu hatırlatıldı.